15 Kasım 2016 Salı

TÜRKIYE MÜZIK MÜZESI

Dünyanın her yerinden müzik aleti bu müzede… Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Devlet Konservatuarı binasında bulunan Müzik Müzesi, Türkiye’nin en büyüğü! Bu müze aynı zamanda dünyadaki en büyük on müzik müzesinden biri. İçi dünyanın değişik yerlerinden getirilmiş müzik aletleri ile dolu. Kimi Kenya’daki bir dağ köyünden getirilmiş, kimi kutup bölgesindeki yerel halktan alınmış. Müziğin dünyadaki tarihini görmek isteyen herkes bu müzeye akın ediyor. Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı öğretim üyesi Doç. Dr. Uğur Türkmen bize müzeyi anlattı. Bu müze nasıl kuruldu? Bu müzenin kurulması için Afyonkarahisarlı bir işadamı olan İbrahim Alimoğlu’nun büyük çabası var. Kendisi bir müzik tutkunu. Antika değeri olan ve değişik yörelere ait müzik aletlerini bulup, uzun yıllar boyunca fabrika içinde bulunan çalışma odasında biriktirmiş. Bu eserleri halkla buluşturmak isteyen Konservatuvar yönetimi, işadamı Alimoğlu ve üniversite yetkilileri ile bir araya gelerek bu müze için ilk adım atılmış oldu. Ancak elbette ki bu müzik aletleri, bir müzik müzesi açılması için yeterli sayıda değildi. Müze tam anlamıyla büyük nitelik kazanmasını Alman koleksiyoncu Wolfgang Ott’un desteğine borçlu. Ott’un oldukça ilginç bir hikâyesi var. 1968 yılında bir yurt dışı gezisine çıkmış ve bu gezi doğum gününe denk gelmiş. Arkadaşlarından biri ona bir sitar hediye etmiş. Böylece Wolfgang Ott, müzik aleti koleksiyonu yapmaya başlamış. Yıllar içinde yüzlerce müzik aletine sahip olmuş. Üstelik bu müzik aletleri dünyanın farklı yerlerinden, farklı kültürlerine ait oldukça orijinal eserler… Bu eserlerin depolarda çürümesini istememiş. Peki, eserleri Müzik Müzesi’ne nasıl bağışladı? Aslında bu pek de kolay olmadı. Uzun yazışmalar, görüşmeler ve ricalar silsilesi sonucunda gerçekleşti. Wolfgang Ott’un hiçbir varisi yok. Yani bu müthiş koleksiyonunu bırakabileceği insanlara sahip değil. Dolayısı ile bu müzik aletlerini daha çok insanla buluşturmayı istedi. Bunun en iyi yolunun da bir müze bağışı olabileceği konusunda ikna oldu. Sonuç olarak, bizim yaptığımız görüşmelerle de birlikte Ott, müzik aletlerini üniversitemiz bünyesinde bulunan bu müzeye bağışlama kararı aldı. Tabii bu durum, dünyanın sayılı müzik müzelerinden birinin Türkiye’de olmasına da büyük bir katkı sağladı. 30 Eylül 2013 tarihinde kapılarını açan müzede bulunan tüm müzik aletleri ve antika eserler, bağışlar ve satın alma yoluyla elde edildi. Afyonkarahisarlı yerel sanatçı Ömer Yarşi’nin müzeğe yaptığı bağışlar bir yana Kütahya’nın halk ozanları arasında yer alan Hisarlı Ahmet’in sazları da ve yerel sanatçının oğlu TRT Sanatçısı Mustafa Hisarlı tarafından müzeye bağışlandı. Luthiyer adı verilen müzik aleti yapımcıları ve müzik evi sahiplerinin bağışlarıyla da Türkiye de ki bu müzenin zengin bir içeriğe sahip olmasını sağladı.  Müzede ne tür müzik aletleri var? Türk müziğinin geleneksel tüm çalgılarının yanı sıra dünyanın hemen her kıtasındaki farklı ülkelerin yerel çalgıları da koleksiyonda yer alıyor. Müzede sergilenen çalgıların tamamı kullanılabilir durumda. Hiçbiri taklit değil, her biri orijinal. Ayrıca bu müze Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin konservatuarının içinde yer alıyor. Ziyaretçiler müze gezmeleri sırasında sanat ve müzik dolu bir ortamda kendilerini bulabiliyorlar. Ayrıca ziyaretçilerimize sürekli konser verebilme imkânımız oluyor. Biz, bu müzeyi herkesin görmesini istiyoruz. Bu nedenle günün her saatinde ziyarete açık bir müze burası…
kaynak: firma sepeti

PAYLAŞ

Yazar:

0 yorum: